Özel Çağın Göz Hastanesi

Size Nasıl Yardımcı Olabiliriz?

Bize Mesaj Yazın...

Keratokonus

Keratokonus, gözün ön yüzeyinde, yani korneada meydana gelen bir hastalıktır. Kornea, gözü koruyan ve ışığın retina üzerine odaklanmasını sağlayan saydam bir tabakadır. Kornea, normal yuvarlak şeklinden saparak merkezden kenarlara doğru ince bir koni şekli alır. Bu şekil bozukluğu, gözün net bir şekilde görmesini engeller ve bulanık, çarpık görmelere neden olabilir. Hastalık, genellikle genç yaşlarda başlar ve ilerleyici bir karaktere sahiptir, bu da zamanla görme sorunlarının artmasına yol açar.

Keratokonusun erken teşhisi ve uygun tedavi, hastalığın ilerlemesini kontrol altına alabilir ve yaşam kalitesini artırabilir. Bu yazıda, keratokonusun nedenleri, belirtileri, tedavi yöntemleri, tanı süreçleri ve hastalığın nasıl yönetileceği hakkında kapsamlı bilgiler sunacağız.

Keratokonus Nedenleri

Kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı genetik ve çevresel faktörlerin hastalığın gelişiminde etkili olduğu düşünülmektedir. İşte potansiyel nedenleri:

  • Genetik Faktörler: Genetik bir yatkınlıkla ilişkili olduğu bilinmektedir. Ailede öyküsü olan bireylerde hastalığın daha sık görüldüğü belirlenmiştir. Genetik faktörler, hastalığın ortaya çıkışını ve gelişimini etkileyebilir.
  • Göz Ovuşturma: Gözleri sürekli ovuşturmak, hastalığın gelişimine katkıda bulunabilir. Bu durum, korneanın zarar görmesine ve şekil bozukluklarının ortaya çıkmasına neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar ve gözlerdeki rahatsızlıklar, göz ovuşturma alışkanlığını tetikleyebilir.
  • Alerjik Göz Hastalıkları: Alerjik konjonktivit gibi göz rahatsızlıkları, korneanın iltihaplanmasına ve bu nedenle keratokonus riskinin artmasına yol açabilir. Gözlerdeki sürekli tahriş, korneanın yapısını etkileyebilir.
  • Bağışıklık Sistemi Bozuklukları: Bağışıklık sistemi bozuklukları, gözün yapısal bozukluklarına neden olabilir. Özellikle bağışıklık sistemiyle ilgili hastalıkları olan bireylerde riski daha yüksek olabilir.

Keratokonus Belirtileri

Keratokonusun belirtileri genellikle yavaş yavaş gelişir ve zamanla kötüleşir. Erken teşhis ve tedavi, hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir ve belirtilerin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Belirtileri şunları içerebilir:

  • Görme Bozuklukları: Korneanın şekil bozukluğu, ışığın retina üzerine düzgün bir şekilde odaklanmasını engeller. Bu durum, bulanık görmelere ve netlik kaybına neden olabilir. Görme bozuklukları genellikle zamanla kötüleşir.
  • Işık Parıltıları ve Kırılmalar: Işığın göze düzensiz bir şekilde dağılmasına neden olabilir. Bu, özellikle gece görüşünde parıltılar ve ışık kırılmalarına yol açar. Bu durum, gece araba kullanımı gibi faaliyetleri zorlaştırabilir.
  • Gözlerde Rahatsızlık ve Batma: Korneanın şekil bozukluğu, gözlerde rahatsızlık ve batma hissine neden olabilir. Bu, lens kullanımı sırasında da artabilir.
  • Hızla Değişen Numara: Göz numaralarının sık sık değiştiğini fark edebilirler. Bu durum, gözlük reçetelerinin düzenli olarak güncellenmesini gerektirebilir.
  • Gece Görüşünde Zorluk: Korneanın şekil bozukluğu, özellikle düşük ışık koşullarında görme sorunlarına yol açabilir. Bu durum, gece görüşünü zorlaştırabilir ve parıltıların daha belirgin hale gelmesine neden olabilir.

Keratokonus Tedavi Yöntemleri

Hastalığın evresine ve bireysel ihtiyaçlara bağlı olarak değişir. Tedavi yöntemleri şunları içerebilir:

  • Kornea Cross-Linking (Çapraz Bağlama): Kornea cross-linking, korneanın yapısını güçlendirmek için kullanılan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemde, korneanın üzerine riboflavin (B2 vitamini) damlatılır ve ardından ultraviyole ışık uygulanır. Bu işlem, korneanın yapısını güçlendirir ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir. Kornea cross-linking, genellikle erken ve orta evre keratokonus vakalarında kullanılır.
  • Özel Yumuşak Kontakt Lensler: Özel yumuşak kontakt lensler, korneanın şeklindeki bozuklukları düzeltir ve görmeyi iyileştirir. Bu lensler, genellikle keratokonusun erken evrelerinde kullanılır ve rahat bir kullanım sağlar.
  • Sert Gaz Geçirgen Kontakt Lensler: Sert gaz geçirgen kontakt lensler, korneanın yüzeyini düzeltir ve görme kalitesini artırır. Bu lensler, orta ve ileri evre keratokonus vakalarında tercih edilir. Sert yapıları, korneanın şeklini düzelterek daha net bir görüş sağlar.
  • Yumuşak Kontakt Lens Üstüne Sert Gaz Geçirgen Kontakt Lens (Piggyback Lens Uygulaması): Piggyback lens uygulaması, hem yumuşak hem de sert lenslerin kombinasyonunu kullanır. Bu yöntem, konforu artırır ve görme kalitesini iyileştirir. Yumuşak lensler, sert lenslerin daha rahat bir şekilde oturmasını sağlar.
  • Melez Kontakt Lens: Melez kontakt lensler, yumuşak ve sert lenslerin kombinasyonundan oluşur. Bu lensler, korneanın düzeltilmesine ve görme kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilir. Melez lensler, farklı görme ihtiyaçlarına ve konfor gereksinimlerine göre özelleştirilebilir.
  • Skleral veya Yarı-Skleral Lens: Skleral ve yarı-skleral lensler, korneanın tamamını kaplayan büyük lenslerdir. İleri evre keratokonus vakalarında kullanılır ve konfor sağlar. Bu lensler, korneanın şeklini düzeltir ve görme kalitesini artırır.
  • Kornea İçi Halka (Intacs): Kornea içi halkalar, korneanın içine yerleştirilen halka şeklindeki cihazlardır. Bu yöntem, korneanın şeklini düzeltir ve görme kalitesini iyileştirir. Kornea içi halkalar, keratokonusun ileri evrelerinde tercih edilir.
  • Kornea Nakli (Keratoplasti): Kornea nakli, keratokonusun ileri evrelerinde uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu prosedürde, bozulmuş korneanın yerine sağlıklı bir kornea nakledilir. Kornea nakli, genellikle diğer tedavi yöntemlerinin etkili olmadığı durumlarda kullanılır.

Hangi Yaşlarda Ortaya Çıkıyor?

Keratokonus genellikle genç yaşlarda, ergenlik döneminde veya genç yetişkinlikte başlar. Hastalık, genellikle 20'li yaşların ortasında ortaya çıkar ve 30'lu yaşların ortasına kadar ilerleyebilir. Bununla birlikte, bazı durumlarda keratokonus daha erken veya daha geç yaşlarda da başlayabilir. Hastalığın başlangıç yaşı, genetik faktörler ve çevresel etmenlerle ilişkilidir.

Keratokonusun tanısı, göz muayenesi ve bazı özel testlerle konulur. Göz doktoru, hastanın görme keskinliğini değerlendirir ve korneanın şeklini incelemek için kornea topografisi kullanır. Bu test, korneanın yüzeyinin detaylı bir haritasını çıkararak hastalığın evresini belirlemeye yardımcı olur. Ayrıca, göz doktoru tarafından yapılan detaylı göz muayenesi ve gözlük veya kontakt lens denemeleri de tanıda önemli rol oynar.

Hastalığın İlerleme Riski Var mı? Bu Risk Nasıl Önlenebilir?

Keratokonus, ilerleyici bir hastalıktır ve zamanla kötüleşebilir. Ancak, erken teşhis ve uygun tedavi ile hastalığın ilerlemesi yavaşlatılabilir. Kornea cross-linking gibi tedavi yöntemleri, korneanın incelmesini engelleyerek ilerlemenin önüne geçebilir. Ayrıca, düzenli göz muayeneleri ve doktor önerilerine uyum da hastalığın ilerlemesini kontrol altında tutmaya yardımcı olur.

Keratokonus Nasıl Görür?

Keratokonus, bulanık ve çarpık görmelere neden olabilir. Kornea üzerindeki koni şeklindeki bozukluk, ışığın retinaya doğru şekilde odaklanmasını engeller ve görme kalitesini düşürür. Hastalar, özellikle gece görüşünde zorluk çekebilir ve parıltılar, ışık kırılmaları yaşayabilirler. Tedavi ile bu belirtiler kontrol altına alınabilir ve görme düzeltilebilir.