Page 52 - Özel Çağın Göz Hastalıkları Hastanesi - E-Dergi (Sayı 13)
P. 52
v
BİLİM, KÜLTÜR, SANAT, ZANAAT, ZİRAAT VE TEKNİK DERSLER ZENGİN BİR
MÜFREDATLA VERİLİYORDU. KIZ VE ERKEK ÖĞRENCİLER BİR ARADA EĞİTİM
ALIRKEN, KÖY HAYATI VE EĞİTİM İÇ İÇE OLDUĞU İÇİN KÖYLÜLER DE ZAMAN
ZAMAN AÇIK HAVADA YAPILAN DERSLERİ DİNLERLERDİ.
COĞRAFYA DERSİNİ
BİR YERKÜRE
MAKETİYLE İŞLEYEN KÖY
ENSTİTÜLÜLER
KIZ
ÖĞRENCİLER
YEMEK
DERSİNDE
ÖĞRENCİLER,
GOGOL’UN
BİR EVLENME
OYUNUNU
SERGİLİYORLAR.
(1946)
Zincirlerini kırma zamanı gelmiş olan Öğrenciler yaparak, yaşayarak öğreniyorlar;
toplumun, özlemini çektiği insanı, özgür ziraatçılık, hayvancılık, duvarcılık, demircilik,
bireyi yetiştirecek bu okullar, öğrencilik terzilik ve marangozluk gibi birçok konuda
ile çiftçiliği, işçiliği, zanaatkârlığı, sanatı ve uygulamalı bilgiye sahip oluyorlardı. Üreten
edebiyatı birleştirmişti. halk toprağıyla daha çok kaynaşıyor,
sahip olduğu kaynaklardan nasıl istifade
Türkçe, tarih, coğrafya, matematik, fizik, edeceğini yerinde öğreniyordu.
kimya, yabancı dil, resim, müzik, beden
eğitimi, öğretmenlik bilgisi gibi dersler Sabahları erkenden kalkan öğrenciler
zengin bir müfredatla veriliyordu. birlikte spor yapıyor, kendilerinden önce
kalkıp fırında ekmek pişiren arkadaşlarının
Her enstitü kendisine ait tarlalara, bağlara, hazırladıklarıyla kahvaltı ediyordu. Ardından
arı kovanlarına ve besi hayvanlarına sahipti. günlük okuma saati ve dersler geliyordu.
50