Page 103 - Özel Çağın Göz Hastalıkları Hastanesi - E-Dergi (Sayı 14)
P. 103
v
v
Avrupa’nın kahve çılgınlığında Türk izi
Evet, kahve Avrupa’da sevilir ama 1600’lerde yaşayan gezgin ve yazar Henri
yasaklarla da hayli mücadele eder. Hatta Blount da Osmanlıya yaptığı seyahatte
kilisenin kahveyi “lanetli” içecek sınıfına kendisine armağan edilen bir torba
sokması, Papa’nın bu içeceği “şeytanın kahveyle ülkesine dönünce İngiltere
içkisi” olarak adlandırmasına rağmen kahveyle tanışır.
Avrupa’da kahveye olan ilgi hiç azalmaz.
Ancak kahvenin Londra’ya ticaret
Velhasıl Osmanlı İmparatorluğu’nun amacıyla girmesi
kahve ile tanışması ile birlikte Avrupa’da 1651’de Oxford’ta,
da kahve çılgınlığı başlar. 1652’de ise Londra’da
1669 yılında Türk elçisi Süleyman dünyanın ilk
Ağa Fransa’ya giderken, Türkiye’den kahvehanelerinin
götürdüğü eşya arasına kahve çuvalları açılmasıyla gerçekleşir.
da koydurtur. Paris sosyetesini ağırlarken Açan kişi ise Pasqua
kahveyi de ikram etmeyi ihmal etmez. Rosée, nam-ı diğer
Bir taraftan din adamları ve doktorlar Paşa Rıza. Osmanlı
kahvenin zararlı olduğunu ilan etseler topraklarında
de kontlardan prenseslere, Moliere, yaşayan ve kökeni
Madame de Sevigne, Racine, Dumas, hakkında kesin bilgi
Hugo, Balzac gibi isimlere kadar pek bulunmayan bu zatın
çok kalburüstü kişi kahvenin büyüsüne açtığı St. Michael’s
çoktan kapılmıştır ve karalama Alley kahvehanesinin
kampanyası işe yaramaz. el ilanı ise dikkat
Benzer bir etki, Venedik’in İstanbul çekicidir. British
elçisinin kahveyi çok severek 1624 Museum’da sergilen
yılında İtalya’ya götürmesiyle de görülür. bu ilanda kısaca
İtalyanlar kahveye bayılır. kahvenin faydaları
anlatılır ve Türklerin
1683’teki II. Viyana Kuşatması da yemeklerden sonra
kahvenin Avrupa’da yayılmasına vesile kahve içtiğinden
olur. Tabii tesadüflerle dolu bir hikâye bahsedilir. ALMAN BESTECİ
JOHANN SEBASTIAN
ile… Türk ordusunun geri çekilirken BACH, TİRYAKİLİĞİNİ
bıraktığı çuvallar dolusu kara taneli Michael’s Alley, Kral II. Charles SANATINA YANSITACAK
KADAR SADIK BİR KAHVE
yemişleri Viyanalılar deve yemi sanıp tarafından kahvenin sağlığa zararlı DÜŞKÜNÜYDÜ. ÖYLE
Tuna nehrine dökmeye karar verirler. olduğu gerekçesiyle kapatılsa da zararlı Kİ “COFFEE CANTATA -
KAHVENİN ŞARKISI” ADINI
Çuvallardan biri ateşlenince, kahvenin olmadığı bilirkişilerce onaylanıp tekrar VERDİĞİ BESTESİNDE,
nefis kokusu ortalığı sarar. Türk açılır. Hatta kahve eczanelerde tıbbi KAHVENİN ŞARAPTAN
LEZZETLİ, ÖPÜCÜKTEN
ordusunda görevli iken Viyanalılara amaçlı satılmaya bile başlar. Kahveyle ZEVKLİ OLDUĞUNU
sığınıp onlar için casusluk yapan harmanlanan sıcak tereyağı, bal ve sıvı NOTALARINA DÖKMÜŞTÜ.
Polonyalı tercüman Georges Kolschitzky yağ karışımları tedavi yöntemi olur.
tesadüfen oradadır ve kokuyu tanır.
Babıâli’de çalışırken tam bir kahve Almanya’da ilk müzikli kahvehane ESERİN
VİDEOSUNU
tiryakisi olduğu için 500 çuvalı almak 1732’de Johann Sebastian Bach’a İZLEYİN
ister. Aldığı ganimetlerle Kolschitzky, atfen “Coffee Cantata” adıyla açılır.
Viyana’da bir kahvehane açar. Kahvenin Prusya Kralı Büyük Friedrich kahveyi CEP TELEFONU
KARE KOD
acı tadı Viyanalıların damak tadı için ve kahvehaneyi yasaklar ama orada da TARAYICISINA
OKUTUNUZ
fazla sert gelince kahveyi önce kaynatıp yasak fazla sürmez. 1770’de Berlin’de ilk
telvesini süzmeye, sonra da içine bal ve kahvehanenin açılmasıyla kahve Alman
süt katarak tatlandırmaya başlar. kültürüne de iyice yerleşir.
101