Page 106 - Özel Çağın Göz Hastalıkları Hastanesi - E-Dergi (Sayı 5)
P. 106

Neden

           Türkiye’de satranç
           Son dönemde ülkemizde satrancın    oynadığı rivayet ediliyor. Sultan 3. Ahmet
           önemi konusunda uçuk iddialar ortaya   ise 1672 yılında, Polonya hükümdarı 1.   İsmİ
           atılsa da, birçok tarihi eser barındıran   Stanislav’a bugün Krakov müzesinde
           kütüphanelerimizde, 1500’lü yıllardan   sergilenen özel bir satranç takımı dahi
           kalma el yazması satranç kitapları   gönderiyor.                             Türk?
           bulunuyor. Bu eserlerden şüphesiz en
           önemlisi Kanuni döneminde yaşayan   Cumhuriyetten sonra da satranç hak
           Seferihisarlı İsmail Şaban’ın yazdığı   ettiği değeri görmeye devam ediyor.   Bu konuda çeşitli rivayetler
                                              Nitekim, askeri okullarda ders olarak
           satranç kitabı. Seferihisarlı bu eserinde,   verilmeye başlayan satranç, 1936 yılında   olsa da en güçlü teori o
           satranç oynamanın faydalarından, kişiye                                      dönemde Türk kültürünün
           verdiği keyiften ve satrancın tarihinden   Ankara’da ve 1943 yılında İstanbul’da   dikkat çekmesi ve insanlara
           bahsediyor.                        kurulan satranç kulüpleriyle halk arasında
                                              da saygınlık ve popülerliğini arttırıyor.   otantik gelmesi idi. Diğer
           Osmanlı hanedanında da saygı görüyor   Bu durum 1954 yılında kurulan Türkiye   bir teori ise Türklerin
           satranç. Yavuz Sultan Selim’in tebdil-i   Satranç Federasyonu ile daha resmi bir   uzun dönem Avrupa’nın
           kıyafet ile İran’a gidip İran Şahı ile satranç   hüviyet de kazanıyor.       büyük bir bölümüne
                                                                                        hükmetmesinden dolayı,
                                                                                        egemenliği altında yaşayan
           Önüne geleni deviren Mekanik Türk                                            toplumlara Türkleri satranç
                                                                                        gibi yapay bir savaş
           Ne Çin, ne Hindistan… Satranç tarihinin   hamlenin bittiğini kendini beğenmiş   alanında yenme zevkini
           en ilginç hikâyesinde bir Türk’ün imzası   bir edayla başını üç kez sallayarak   tattırma amacıydı. Bizim
           var. Adı Mekanik Türk. Adından da   belirten makine, maç sonrası meraklı     tahminimiz ise savaş
           anlaşılacağı üzere kendisi bir makine.   izleyicilerinin sorularını yanıtlamaktan   konusunda maharetli bir
                                              da geri durmuyordu. Mekanik Türk, ruh     ırk olan Türklerin, savaş
           1769 yılında Wolfgang von Kempelen   çağırma seansını andıran röportajda
           isimli bir mekanikçi tarafından geliştirilen   soruları özel bir tepside harfleri   taktiklerine dayanan bir
           bu satranç otomatının Türk adını alması   birleştirerek yanıtlayabiliyordu.  oyunu sembolize etmesinin
           tesadüf değil. Zira satranç tahtasının                                       daha uygun olacağını
           başında pos bıyığı, sarığı ve cübbesiyle   Rakiplerinin onu test etmek amacıyla   düşünmeleri.
           Türk’e benzeyen cansız bir manken   yaptığı kural dışı hamleleri de düzelten
           oturuyordu.                        Mekanik Türk, “kariyeri” boyunca
                                              aralarında Napoleon Bonaparte,
           Üzerine satranç tahtası çizilmiş tekerlekli   Benjamin Franklin hatta bilgisayarın
           bir masada oturan Mekanik Türk, mekanik   babası sayılan Charles Babbage gibi ünlü
           kolları vasıtasıyla taşları hareket ettiriyor   isimlerin de olduğu birçok kişiyi mağlup
           ve rakibi ile satranç oynuyordu. Yalnızca   etti. Ünü Avrupa ve Amerika’ya yayılan
           oynamakla kalmayan Mekanik Türk, pek   Mekanik Türk’ün bunu nasıl başardığı ise
           çok oyunda da galip geliyordu. Yaptığı   çok sonraları ortaya çıkacaktı.

           Mekanik Türk’ün sırrı ifşa oluyor
                                                                                                    1769 YILINDA
           Mekanik bir tasarımın o dönemde bunu   taşı nereye oynarsa, taşın altındaki              WOLFGANG VON
           nasıl yaptığını anlamaya çalışan yüzlerce   mıknatıslar yardımıyla alt tarafta           KEMPELEN İSİMLİ
                                                                                                    BİR MEKANİKÇİ
           insan vardı. Konu hakkında birçok teori   hamleyi görebiliyor ve karşı                   TARAFINDAN
                                                                                                    GELİŞTİRİLEN
           ortaya atıldı; kitaplar ve makaleler yazıldı.   hamle geliştirebiliyordu. Masanın        SATRANÇ OTOMATI:
                                                                                                    MEKANİK TÜRK
           Ancak hiçbiri gerçeği ortaya çıkaramadı.   iç kısmının katlanabilir gizli
           Ta ki Mekanik Türk’ün son sahibi doktor   bir bölmeye sahip olması da
           John Mitchell’in oğlu sırrı açıklayana   karşılaşmadan önce içinin
           kadar.                             boş olduğunu herkese
           Mekanik Türk’ün oturduğu masanın   kanıtlamalarını sağlıyordu.
           içinde, minyon bir insanın girebileceği
           büyüklükte bir boşluk vardı ve burada   Ne var ki, Mekanik
           satranç konusunda ustalaşmış       Türk’ün hikâyesi acı
           biri duruyordu. Mucit Kempelen’in   bir sonla bitti. 1854
           ölümünden sonra cihazı alan Maelzel’in,   yılında Philadelphia’da
           dönemin en iyi satranç ustalarından   bir müzeye kaldırılan
           Jacques-François Mouret’i cihazın içine   otomat, üretiminden
           koyduğu biliniyor. Mekanik kollara o yön   85 yıl sonra,
           veriyor, kararları o alıyor ve rakiplerini   Büyük Philadelphia
           o alt ediyordu. Üst tarafta rakip hangi   Yangını’nda kül oldu.
     104
   101   102   103   104   105   106   107   108   109   110   111