Page 104 - Özel Çağın Göz Hastalıkları Hastanesi - E-Dergi (Sayı 11)
P. 104
v
Her detay düşünülmüş
Titiz bir çalışmanın eseri olan kitaplarda âdetlere saygılı; büyüklerin elini
her şeyin incelikle düşünüldüğünün öpüyor, ailesinin öğütlerini dinliyor. Köy
altını çizelim. hayatını deneyimleyip seven bir çocuk.
Ayrıca ablaları gibi okula gidip okuma
Resimlerin taslağını kendisi yapmıştı yazma öğrenmeyi iple çekiyor. Bunu
ancak ikonik çizgiler öğrencisi Selçuk başardığında ise bir şiir yazıp “okumayı
Seğmen’e ait. Karakterlerin çizgiselliği ve öğrendim, sevindin mi Atatürk?” diye
siyah-beyaz oluşunun sebebi, çocukların soruyor çünkü en büyük hedefi okuyup
resim ve yazı arasındaki ilişkiyi daha Atatürk gibi olmak. Cin Ali’nin ailesi de
net algılayıp okuma deneyimlerine toplum için rol model olacak nitelikte.
odaklanmalarını sağlamak. Tabii bir de Örneğin ailede eşitlik var; anne ve abla
çocukların kolayca çizmesine imkân sofrayı hazırlarken baba ekmek kesiyor,
verip onları hikâyelerin içine daha çok Cin Ali suyu getiriyor. Özetle Rasim
çekebilmek. Öğretmen, çağdaş bir yaşam tarzının
Hâlâ ilgiyle okunan serinin ilk kitabı, iki- resmini de çiziyor geleceğin büyükleri
üç harflik sözcükler ve kısa cümlelerden için.
oluşuyor. Her kitap bir öncekinden zor
olacak şekilde kurgulanmış. Cümleler Hiç büyümeyen çocukluk
giderek uzayıp tekrarlar azalıyor, hikâye arkadaşımız Cin Ali’nin
örgüsü zenginleşiyor. Kitaptaki birçok
kişi, obje ya da mekân adının resmin lakabı nereden geliyor?
yanına yazılması, bazen de noktalı yerler
bırakılıp çocuğun doldurması da okuma- Cin Ali’nin hikâyesini anlatıp da lakabının
nasıl seçildiğine değinmeden geçmek
yazma ilişkisini güçlendiriyor.
olmaz.
Bu hikâyeler çocukların yaşına uygun Zaten bilindik bir isim olan Ali, yalın ve
maceralar içeriyor. Kaygusuz’un
dokuzuncu kitaptaki Cin Ali ile Berber az sesli oluşu bakımından karakter adı
olarak idealdir. Ancak Rasim Öğretmen
Fil öyküsünü yazmak için 1970’lerde
Ankara’ya gelen Medrano Sirkine birden lakaba karar verememiştir. Kitapları
çok kere gidişi bunu kanıtlar nitelikte. bastıracak yer ararken tanıştığı matbaacı
Ali İpek’in
Bu farklı maceranın Cin Ali çocuklarının
istisnasız hepsinin akıllarında yer ettiğine çocukken
eminiz. öğretmeninin
ona Cin Ali
Kitapların okuma-yazma öğretirken diye hitap
günlük sade yaşama ve değerler ettiğinden
eğitimine ayrıca önem verdiği açıkça bahsetmesi,
görülüyor. Cin Ali öğrenmekten zevk kahramanımızın
alan, ufacık topaçla bile eğlenebilen, adı için esin
yüzünde sürekli gülümseme olan kaynağı oluverir.
bir çocuk. Sabah erkenden kalkıp Bir jest olarak
elini yüzünü yıkıyor. Yemekten sonra kitapta Cin Ali’nin
dişlerini fırçalıyor. Misafir çocuklarla soyadı İpek olarak
oyuncaklarını paylaşıyor. Örf ve söylenir.
102