Page 34 - Çağın Gözden E-Dergi Sayı 2
P. 34
“ Tüm Dünya Bir Sahnedir “
WİLLİAM SHAKESPEARE
Tiyatronun temellerinin edebiyattan geçtiğini yaşamasıydı. Bu bambaşka bir perspektif gerektiren bir
söylemek çok da doğru olmaz. Ama edebiyatın uçsuz meziyettir ki, doğuştan olduğunu söylemek ne kadar
bucaksız derinliğinin tiyatroyu yeniden doğurduğunu doğru olmazsa, olmadığını söylemek de o kadar doğru
söyleyebiliriz. Bunu gerçekten layığıyla yapabilmiş, olur. Hayatı gerçekten bir tiyatro sahnesi gibi çözümleyen
bir devri değiştirmekle kalmayıp, ölümlü ruhunun
yetişemeyeceği uzaklıktaki yılları da duyulmamış, Shakespeare, çoğu zaman kişi tahlillerinde oldukça
görülmemiş desenleriyle süsleyen, spekülatif ve başarılı sonuçlar yakalıyordu. Öyle ki, bunu bir güç
oldukça magazinsel bir çift göze odaklanıyoruz şimdi: olarak kullanmaktan hiç çekinmedi. Yazdığı oyunlarla
William Shakespeare… Kendisinin gerçek doğum pek çok kişiyi seyircisinin önünde isterse yüceltebiliyor,
günü bilinmemekle birlikte, kendisi hakkında biyografi isterse utandırabiliyordu. Yaptığı başarılı olay, olgu ve
yazmaya meraklı insanlar tarafından iddia edilen birden kişilik tahlillerini doğru kelimelerle süslediği anda bir
fazla doğum günü var. Dönemin başarılı evliliklerinden keskin nişancıya dönüşen Shakespeare, kalemin kılıçtan
biri olarak sayılabilecek, Snitterfield’lı Belediye Meclisi
Üyesi ve eşya tüccarı John Shakespeare ve varlıklı, keskin olduğunu sayısız kez ispat etti. Elbette yalnızca bir
toprak sahibi bir çiftçinin kızı Mary Arden’ın oğlu güç değildi bu. Kendi içinde yaşadığı aşkları, ihanetleri,
olarak dünyaya geldiği 1564 yılında vaftiz edildiği sırada sevgiyi, sevgisizliği, kısacası hayatın içinde, insanın kendi
kimsenin William Shakespeare hakkında, tutkuya, benliğiyle yaşadığı tüm olayları da döktü kağıda. Hayatın
aşka, ihanete, ihtirasa ve dünyanın dengelerinin insanı içinde başka bir projeksiyon yarattı ve gösterdikleriyle
nasıl değiştirdiğine dair olan bakış açısından haberi
yoktu. Bugün hâlâ, Shakespeare hakkında net bilgiler tüm insanlığı derinden etkileyerek, köklü bir değişimin
içeren hikâyeler duymak mümkün değil. Onun en büyük fitilini ateşledi. İster yetenek deyin, ister azim ve başarı.
özelliği, dünyayı gerçekten de bir tiyatro sahnesi gibi O her ne olursa olsun, hayata kimsenin bakamadığı bir
görmesi ve sosyal olguları bu ölçekte değerlendirerek yerden bakabildi. Ve perde kapanır…
32