Page 84 - Özel Çağın Göz Hastalıkları Hastanesi - E-Dergi (Sayı 13)
P. 84
v
Epifiz Bezi Üçüncü Gözümüz mü?
Beynimizin içerisinde yer alan üzere birçok din ve mistik akımda
epifiz bezi, insan beyni ele belirtilmiş olmasıydı.
alındığında dışarıdan görünen
bir yapı olmamasına rağmen ilk Aslında canlılarda üçüncü gözün
varlığı bilimsel açıdan çok da
kez Antik Roma’nın en önemli şaşırtıcı bir durum değil. Üçüncü
hekimlerinden biri olan Bergamalı göz, omurgalıların ilk atalarında
Galen’in notlarında kendine yer Sirkadiyen Döngü’yü ayarlamak
buluyor. 16. yüzyıla geldiğimizde için kullanılan bir organ. Burada
ise René Descartes’ın epifiz bezini Sirkadiyen Döngü kavramını
insan bedeniyle ruhun birleştiği açmamız gerekiyor. Bir canlının
yer olarak tanımladığını ve takıntılı 24 saat içerisinde geçirdiği ve
bir şekilde epifiz bezi hakkında ışık ile karanlıktan etkilenen;
araştırmalar yapmakta olduğunu biyokimyasal, fizyolojik ve
görüyoruz. davranışsal süreçlerinin tümüne
1886 yılında H.W. De Graff ve E. Sirkadiyen Döngü ismi veriliyor.
Baldwin Spencer isimli iki mikro Tekrar üçüncü göze dönersek,
anatomi uzmanı birbirlerinden üçüncü göz evrimsel süreçte,
bağımsız olarak epifiz bezinin birçok türde beynin gelişmesiyle
yapısını incelediler. İki uzman birlikte beynin içerisine gömülmüş
da epifiz bezinin göze benzer ve farklılaşarak bez haline
özelliklere sahip olduklarını dönüşmüş bir yapı. Günümüzde ÜSTTE: FİLOZOF VE MATEMATİKÇİ RENÉ
gördüler. Araştırmacılar ayrıca ergen boğa kurbağası, Amerikan DESCARTES, EPİFİZ BEZİNİ “RUHUN MAKAMI”
OLARAK TANIMLIYOR.
epifiz bezinin iç yapısının kertenkelesi, batı çift kertenkelesi ALTTA: HORUS SEMBOLÜNÜN EPİFİZ
gözümüzde bulunan retinaya gibi hayvanlarda körelen üçüncü BEZİNİN DE YER ALDIĞI BEYİNDEKİ TALAMUS
BÖLGESİNE BENZERLİĞİ DİKKAT ÇEKİCİ.
benzediğini ve benzer sıvılar gözün kalıntıları veya hâlâ aktif HATTA BU BENZERLİK SANILANDAN
taşıdığını da fark ettiler. Gözlerimiz olarak görev yapan üçüncü gözlere FAZLA ZİRA 1886 YILINDA İKİ MİKRO
sayesinde ışığa duyarlı bir çalışma araştırmalarda rastlanıyor. Bu ANATOMİ UZMANI GRAFF VE SPENCER
BİRBİRLERİNDEN BAĞIMSIZ OLARAK
şeklinin olması ilginç bir detaydı. bağlamda insanların ilk atalarında YAPTIKLARI ÇALIŞMALARDA EPİFİZİN
Daha da ilginç olanı ise insanda bir da sembolik olarak değil gerçek “GÖZÜN” TÜM ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİNE
SAHİP OLDUĞUNU KEŞFETTİLER.
üçüncü gözün varlığının Budizm, anlamda bir üçüncü göz olma BURADAN DA EPİFİZ BEZİNİN YAPISAL
Antik Mısır Medeniyeti başta olmak ihtimali ciddi anlamda yüksek. DEĞİŞİME UĞRAYAN BİR TÜR GÖZ OLDUĞU
İLERİ SÜRÜLEBİLİR. EN BÜYÜK FARK İSE
GÖZLERİMİZ IŞIĞA DUYARLIYKEN YANİ
ORGANIN FONKSİYONLARI IŞIK GİRDİĞİNDE
DEVREYE GİRERKEN, EPİFİZ BEZİNİN IŞIK
Ezoterizmin Odağındaki Epifiz Bezi KESİLDİĞİNDE İŞLEV KAZANMASI.
Modern bilimin bizlere gösterdiği ispatlamak elimizdeki verilerle
üzere epifiz bezinin ruh ve ne yazık ki mümkün değil. Ancak
mistisizm ile bir alakası yok. ezoterik yapılardaki üçüncü göz
Ancak burada cevaplanması sembolizmasını irdelemek bu
gereken bir soru da karşımıza ilginç iddiayı başka bir boyuta
çıkıyor. Bilim, epifiz bezinin taşıyor.
üçüncü göz olduğunu farklı canlı Ezoterizme meraklı, bu konuda
türlerinde çok kısa bir zaman
dilimi içerisinde ortaya çıkartırken, çalışmalar yapan ve eğitim alan
ezoterik öğreti içerisinde yer insanların birçoğu çocukları Bilim, epifiz
alan farklı akımlar binlerce yıl doğal mistikler olarak görürler. bezinin üçüncü göz
öncesinde böyle bir yapının Çocukların hayal dünyaları olduğunu farklı canlı
muazzam derecede geniştir. Hayali
varlığını nasıl biliyorlardı? türlerinde çok kısa
arkadaşları vardır. İki yetişkin
Ezoterik öğreti araştırmacıları insana kıyasla çok daha kolay bir bir zaman dilimi
bu sorunun cevabını, var olduğu şekilde arkadaş edinebilirler. Hisleri içerisinde ortaya
iddia edilen kayıp Mu Kıtası’na kuvvetlidir. Bu durum mistiklere çıkartırken, ezoterik
kadar dayandırıyorlar. İddiaya göre çocukların üçüncü gözlerinin öğreti içerisinde
göre insanlık, Mu ve Atlantis açık olmasından kaynaklıdır. yer alan farklı
dönemlerinde günümüzden çok Epifiz bezinin insanda 4-5 yaş akımlar binlerce yıl
daha ileri teknolojiye sahipti. Hayal arasında gelişiminin zirvesine öncesinde böyle bir
edemediğimiz şekilde çalışan çıktığını ve 7-8 yaşlarında gelişim yapının varlığını
araçlar ve özel tedavi teknikleri sürecinin tamamlandığını nasıl biliyorlardı?
kullanıyorlardı. Ancak yaşanan düşündüğümüzde sürekli
nükleer savaş boyutundaki tekrarlanan “içindeki çocuğu
bir kıyamet tüm medeniyeti yaşatmaya devam et” tavsiyesi
çok geriye götürdü. Bu iddiayı daha ilginç bir hal alıyor.
82